“HEDEFİMDE SÜREKLİ GOL KRALLIĞI VARDI”

Merhabalar Tele-Röportajımızın 52. haftasının konuğu Konyaspor formasıyla Süper ligde gol krallığı yaşamış olan Zafer Biryol.

“HEDEFİMDE SÜREKLİ GOL KRALLIĞI VARDI”
Yayınlama: 22.02.2022 16:10:05
Düzenleme: 23.10.2022 00:25
176
A+
A-

Bir yılı aşkındır hiç ara vermeden, 52 haftalık periyotta sürdürdüğümüz ve ülke çapında tanınmış eski futbolcu, teknik direktör, yazar ve akademisyenler ile yapmış olduğumuz röportajlarla sizlerle olmanın mutluluğu içindeyiz. Bir yılı geride bırakırken, yine ülke futbolumuzun yetiştirmiş olduğu en önemli golcülerinden biri olan Süper lig gol kralı patentli eski futbolcu, Teknik Direktör Zafer Biryol hocam ile karşınızdayız.

Futbolculuk kariyerinde Mersin İdmanyurduspor, Edirnespor, Y. Salihlispor, Şekerspor, Göztepe, Konyaspor, Fenerbahçe, Bursaspor, Ç. Rizespor, Altay ve 1922 Konyaspor takımlarında forma giymiş, çıkmış olduğu 394 maçta attığı 143 golle ses getiren ve bu maçlarda gördüğü 40 sarı kart ve sadece 2 kırmızı kart ile centilmenliği ile de öne çıkan ve en önemlisi de 2003-04 sezonunda Konyaspor forması altında oynadığı 30 maçta attığı 25 gol ile Süper ligde gol krallığı da yaşamış olan unutulmaz forvet oyuncusu, teknik direktör Zafer Biryol hocam ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız sizlerle…

* Zafer Biryol’u yakından tanıyabilir miyiz?
– Eski profesyonel futbolcuyum. UEFA A lisans sahibi teknik direktörüm. 3 Çocuk babası, İstanbul’da yaşıyorum. Şu an kendi futbol okulum Zafer Biryol Futbol Okulu, Basketbol ve Voleybol okulum ile aynı zamanda Batı İstanbul Spor kulübüm ile meşgulüm.

* Futbola ne zaman ve hangi takımda başladınız?
– Futbola kendi semtimin takımı Tarabyaspor’da başladım. Daha sonra Beşiktaş PAF takımına transfer olup, Beşiktaş’da profesyonel oldum.

 * Futbolcu olmasaydınız ne olmak isterdiniz?
– Hem okuyup, hem çalışıp hem de futbol oynuyordum. The Marmara Taksim otelinde komilik ve garsonluk yaptım. Herhalde garson olurdum.

 * Futbolculuğunuzun ilk yıllarında beğendiğiniz ve kendinize örnek aldığınız isimler kimlerdi?
– Real Madridli Santillana, Roberto Baggio, Platini ve Van Basten çocukluğumda beğendiğim yabancı oyunculardı. Yerli oyunculardan Metin Tekin örnek aldığım kişi diyebilirim.

* İlk transfer parasıyla ne aldınız?
– Hiç hatırlamıyorum ama kendime bir şeyler almışımdır.

* Saha içindeki ile saha dışındaki Zafer Biryol arasında ne gibi farklılıklar vardı?
– Saha dışında çok neşeli ama saha içinde çok stresli olurdum. Rakiple pek dalaşmaz ama hakeme itiraz ederdim.

* MİY, Edirnespor, Y. Salihlispor, Şekerspor ve Göztepe ile birlikte yolunuza devam ettiniz. Tam da burada hedefinizde neler vardı?
– Mersin ve Edirnespor’da iken kiralık olduğum için hep Beşiktaş’a döneceğim hedefindeydim ama Salihlispor ve Şekerspor’da hedefim Süper lige çıkmaktı. Bunu da Göztepe’ye giderek başardım.

* O sezon Süper lige yükselen Göztepe’ye transferiniz nasıl gelişti ve ilk teklif aldığınızda neler hissettiniz?
– Şekerspor’da çok iyi sezon geçirdim ve 25 gol atmıştım. Bir sezon öncede Süper lig takımlarından Antalyaspor ile anlaşmış ama bonservisim pahalı olduğu için gidememiştim. Göztepe’nin hocası Rıza hoca olunca, yardımcısı Bülent Albayrak sayesinde beni yakından bildiği için Göztepe’ye istedi.

* Süper ligdeki Göztepe’de iki yılda 57 maç ve 13 gol ile büyük bir ses getirdiniz. Sizi bu başarıya ulaştıran etkenler neler oldu?
– Göztepe’de sezonun ilk yarısı benim açımdan kötü geçti ama 2. yarısında takıma katkı sağlayıp ligi üst sıralarda bitirdik. 2. Sezon lige çok iyi başladım. İlk 10 haftada 7 gol attım ama daha sonra takımın maddi problemleri ve antrenman yapacağımız sahanın olmaması sebebiyle gittikçe kötüye gittik. Çok daha başarılı olacağım sezonda bu problemlerden dolayı istediğim başarıyı elde edemedim ama pek çok takım transfer etmek istedi.

* Konyaspor ile müthiş bir çıkış ve gelen gol krallığı, bu başarıyı nasıl yakaladınız?
– Açıkçası her zaman hedefimde gol krallığı vardı. Çalışmak vb. şeylerle beraber en önemli etken, ablama verdiğim ilik sayesinde insanlardan gördüğüm teveccühtür. Bu sevgi, iyi sinerji olarak bana döndüğünü düşünüyorum ama tekrar söyleyeyim çok çalışıyordum. Ayrıca futbol hayatım boyunca, ilk defa sakatlanmadan bir sezon geçirdim.

* Konyaspor’da 73 maç ve 48 gollük performansın ardından Fenerbahçe’ye transfer. İlk teklif aldığınızda neler hissettiniz?
– İlk teklifi Aykut hoca söyledi. Bende “gitmeyeceğimi, bu sezon Aykut hocayla tekrar gol kralı olmak istediğimi” söyledim. Ancak daha sonra Fenerbahçe’ye transfer oldum.

* Bizler gibi, herkesin büyük bir başarı beklediği Zafer Biryol, burada neden başarılı olamadı?
– Fenerbahçe’ye bileğimden ameliyat olduktan sonra daha yeni yeni iyileşmeye başlayınca gittim. Üçüncü antrenmanda da 4 ay sürecek bir sakatlık yaşadım. Fizik olarak kendimi toparlayamayınca, zaten forvet hattı çok güçlü olan (Nobre, Alex, Anelka, Semih) Fenerbahçe’de oynamakta zordu. Oynamadıkça da psikolojik olarak daha kötüye gidip, kendimi toparlayamadım. Bunun yanında, Daum’un da kadroyu hiç değiştirmemesi etkiliydi.

* Devamında Bursaspor, Çaykur Rizespor, M. İdmanyurdu, Altay ve 1922 Konyaspor ile son bulan kariyerinizi bizim için kısaca özetler misiniz?
– Fenerbahçe’den bir şekilde ayrılma noktasına gelince, Rizespor beni istedi. Ancak iki kulüp arasındaki problemlerden dolayı bonservisimi vermediler. Bursaspor ile anlaştım. Devre arası Rize, bonservisimi Bursaspor’dan alıp kadrosuna kattı. Rizespor’da ilk sezonum iyi geçti. Kümede kalma golünü attım. Bu kendi memleketimde benim için çok büyük mutluluk olmuştu. Ancak ikinci sezon benim için kabus oldu. Hayatımın en kötü sezonu geçirdim. Tabii bunda hem Samet hocanın sezon başı beni göndermek istemesi hem de yönetimin bana karşı yaptıkları (mukavele konuları) etkili oldu. Sezon bitince 2. lig takımı Mersin İdman Yurdu çok isteyince, oraya gittim ve kaptanlığını yaptığım takımda şampiyon olduk. Mersin’de de şampiyonluk golünü atmam büyük mutluluk oldu. Sonraki sezon benim Beşiktaş PAS takımdan hocam olan Fuat Yaman hocam beni aradı ve takımda görmek istedi. Bende Altay’a transfer oldum. Altay’da PLAY-OFF finalinde eski takımım Konyaspor ile berabere kalarak Süper lige çıkamadık. Altay’da genelde takıma abilik yaptım diyebilirim ama iyi bir sezon geçirdik. Altay’da da çok sakatlık yaşadım. Artık zihinsel yorulmaya başladığımı hem de vücudumun kaldıramadığını hissediyordum. En son Konya Şekerspor’a transfer oldum. Orada da ilk yarının sonlarına doğru belimden büyük bir sakatlık yaşayınca futbolu bıraktım.
 
* Ligde toplam 394 maç, 144 gol atarak golcü denince akla gelen ilk isimlerden biri olarak, en çok beğendiğiniz golleriniz hangileriydi?
– En beğendiğim golüm Göztepe’de oynarken Diyarbakırspor’a attığım goldü. 2001-2002 Sezonu ikinci maç. Bir de Konyaspor’da iken Fatih Terim’li Galatasaray’a, 10 kişi kalmamıza rağmen 1-0 yendiğimiz maçta attığım gol beni Türkiye’ye tanıtan gol olmuştu. O da çok önemliydi.

* Oynadığınız takımlarda en çok beğendiğiniz Başkan, yönetici ve teknik direktörler kimlerdi?
– Mersin İdman Yurdu’na ilk gittiğimde 1996 yılı başkanımız Hüseyin Alpan vardı. Bizimle çok ilgilenirdi. Hüseyin başkanı çok severdim. Bir de Konyaspor’da ilk başkanım Mehmet Köseoğlu. O zamanın yöneticisi ve beni Konyaspor’a aldıran Mehmet Bezirci’yi ayrı severim. Ayrıca Beşiktaş’ta benim zamanımın alt yapı sorumlusu İlker Özbilek sevdiğim yöneticilerden. Teknik direktör olarak Beşiktaş altyapıdan ve daha sonra Altay’da beraber çalıştığım Fuat Yaman, benim kariyerimde çok önemli yeri olan Rıza Çalımbay/Bülent Albayrak, Saffet Susiç çok sevdiğim teknik direktörler.

* Fenerbahçe’ye 3, Galatasaray’a 4, Beşiktaş’a 6 ve Trabzonspor’a da toplamda 7 golünüz var. Büyük takımlara karşı özel bir motivasyon ile mi çıkardınız?
– Ayrı bir motivasyonum olmuyor ama o takımlara karşı daha rahat oluyorsun. Savunma oyuncuları fazla baskı kurmadığı için serbest kaldığım için golü daha rahat buluyordum.

* Bu başarılı kariyerinize rağmen, çok az sayıda Milli formayı giymiş olmanızı neye bağlıyorsunuz?
– Milli takıma 7 defa seçilmeme rağmen 5 defa oynadım. Onlarda sonradan oyuna dahil oldum. Gol kralı olarak gittiğim Milli takımda hiç ilk 11 ile başlamadım. 2 Maçta da hiç oyuna girmedim. Haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Gol krallığı sonrası gollerime hala devam etmeme rağmen Milli takıma seçilmedim. Fenerbahçe’ye gitmemin en büyük sebeplerinden biride Milli takıma tekrar seçilmek istememdi ama olmadı.

* Futbola veda ettikten sonra neler yaptınız ve şimdilerde nelerle uğraşmaktasınız?
– Futbolu bırakır bırakmaz Kanada’nın Toronto şehrine yerleştim. 3 Sene orada kaldım. Kanada’da futbol okulum vardı. Daha sonra Türkiye’ye dönüp önce Osmanlıspor’da antrenörlük ve Bandırmaspor’da teknik direktörlük yaptım. Şimdi ise kendi futbol okulum ve futbol kulübüm aynı zamanda basketbol ve voleybol okulum ile İstanbul’da ilgileniyorum.

* Futbolculuğunuzun boyunca yaptığınız ve olsa yine de yaparım dediğiniz şeyler nelerdir?
– Futbolculuk yıllarımda yapabileceğimin en iyisini yaptığımı düşünüyorum. Aynı tavır ve çalışkanlığımı yapardım.

* Futbolculuğunuz boyunca keşkeleriniz neler oldu?
– Sadece keşke sakat sakat oynamasaydım. Her sakat şekilde oynamam bana daha büyük acılar ve geriye gidiş olarak döndü. Bir de Denizlispor-Fenerbahçe maçında Daum’a “Beni oyuna al” diyebilseydim. Çünkü gol atacağıma inanıyordum ama korkaklık yaptım, söyleyemedim.

* Birlikte forma giydiğiniz ve beğendiğiniz isimlerden bir 11 oluşturur musunuz?
– 1-Rüştü Rençber, 2-Emrah Eren, 3-Ümit Özat, 4-Ogün Temizkanoğlu, 5-Servet Çetin, 6-Appiah, 7-Altan, 8-Sedat, 9-Cenk İşler, 10-Alex, 11-Murat Hacıoğlu

* Döneminizde yönetimlerini beğendiğiniz hakemler kimlerdi?
– Fırat Aydınus, Cüneyt Çakır ve Kuddüsi Müftüoğlu tavırları güzel hakemlerdendi.

* Ülke futbolumuzun bu denli yabancılara gebe kalması hakkında neler söylemek istersiniz?
– Yabancı hayranlığımız ülke futbolunu en dibe götürdü. Yerli oyunculara çok fazla para veriliyor diye çıkılan yolda, dünyanın vasat oyuncularına daha fazla para vererek, daha fazla borçlanarak, daha kötüye giderek ödüyoruz ama hiç kimse sorunu burada görmüyor. 3 Yerli oyuncu oynatmayı bile çok gören genel bir kitle var maalesef.

* Siyasetin bu denli futbolun içine sinmiş olması hakkında neler söylemek istersiniz?
– Siyaset Türkiye’de çok güçlü ve o alanı kullanıp işini hallediyor. Sıkışan o alana koşuyor ve çözüm istiyor. Siyasetçide ulaştığı kişilerden yardım istiyor. Sonra siyasetçinin yardım istediği, siyasetçiden bir şeyler istiyor. Böylece devam ediyor. Futbolun içindekiler bundan çok memnun.

* Son olarak okurlarımıza ne gibi mesajlar vermek istersiniz?
– Öncelikle röportaj teklifinizden size teşekkür etmek isterim. Batman halkına ve bilhassa okurlarınıza selam saygı ve sevgilerimi yolluyorum.

 

TEŞEKKÜRLERİMİZLE…
Tele-Röportajımıza sponsor olarak bizlere destekte bulunan değerli dostum, Küçükçekmece İkitelli Batman-Kozluklular Derneği Başkanı Cesim Çetin Başkanıma teşekkür eder, başarılı çalışmalarının devamını dilerim.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.