ESKİ ZAMANLARDAN SATIRLAR

Bankalar caddesinin namı sınırlarını aşmıştı. Dayımın oğlunun bir boyacı dükkanı vardı. Fırt- gırgır gibi karikatür dergilerini çok severdi.  Karikatür sanatı ve dergiler çok revaçtaydı. Eline kağıt kalem alır, tiplemelerden nasıl esinlenip çizdiğini bana gösterirdi. Kafa, bıyık, burun çizerdi. Çok hoşuma gitmişti. Beni efsane karikatürist rahmetli Oğuz Aral’ın “Avanak Avni” tiplemesiyle tanıştıran o oldu diyebilirim. Ama benim ilgim, sadece dergileri okumakla sınırlı kaldı.

Henüz ilkokuldayken insan anatomisini öğretmenim tahtaya çizdirirdi.  Rahat çizgileri olan bir özelliğim vardı. Ortaokulda Ekrem Kül adında bir arkadaşım vardı. Çok iyi çizerdi. O, yavaş yavaş, özene bezene çizen ve iyi kara kalem kullanan ve çok iyi suluboya tekniğine sahip biriydi. Beni sürekli dinamik kılan belki de onunla yaşadığım tatlı rekabetti. Asıl rekabetim ilkokul arkadaşım Emin Oba ile oldu. İlkokul arkadaşımdı. Hayal gücü çok yüksekti. Ben kış resminde kızak çizerken kan ter içinde kalıyordum, o ise civatasına kadar gerçekçi ve detaycı çizerdi. Resim sanatının dönüm noktalarındaki süreçlerden biri de, texsas zagor, tombraks, conan gibi dergilerin ünlü olduğu 80’lerin batmanında Murat demir adlı, şu an çizim ve berberliği aynı anda sürdüren kişiyi de katmak isterim. O gerçek bir yeteneğe sahip bir şahsiyettir Mahallede top oynadığımız, odunların satıldığı bir alan vardı.

Birinin etrafında onlarca kişinin pervane olduğunu gördüm. Merak ettim. Murat idi. Elinde kurşun kalemiyle conan çizgi roman kahramanını, kovboy falan çizerdi. Çok güzel bir tekniği vardı, hayran kaldım. Sonra benim de resme olan ilgim ortak noktalara taşıdı ikimizi; ve çok yakın arkadaş olduk. Zamanında Maradona’nın hepsi keçeli kalemden çizilmiş bir resmini gösterdi bana. İnanılmaz güzel çizmişti. Zaten bir Maradona hayranıydı. Top oynarken bile onun formasını giyer onun hareketlerini taklit eder ve Maradona gibi pozisyonlara girerken, dilini çıkarıyordu. Hatta taktığı bilekliği bile aynı idi. Dünya kupasında İtalyan Gentile ve Maradona’nın ikili mücadelesini yansıtan bir çizimini gösterdi bana. “ben aynısını çizecem” dedim. “Tamam “dedi.  Çizip geldiğimde, hangisinin aslı olduğunu fark edemedi. Çok şaşırmıştı. Sonraları manzara ve futbolcu çizimleri ve kartpostallardan, klasik manzara resimlerini hobi olarak bir döneme sığdırmaya devam ettik.