Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla…
Bir kişi Peygamber Efendimizi (S.A.V.) ziyaret gelip, “Bana bir tavsiyede bulun ya Resulullah” demiş. Cevaben Resulü Müctebâ Efendimiz (S.A.V.) de şöyle buyurmuş: “Faydasız laflardan vazgeç, onları bırak. Malını lüzumsuz yerlere harcamaktan vazgeç. İnatlaşmaktan da vazgeç.”
Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa Efendimiz (S.A.V.), hadis-i şeriflerde önemli bir nasihatte bulunuyor. Vakit öldürmek için konuşuyorlar, hâlbuki vaktimiz çok kıymetli. Başka bir hadis-i şerifte de Peygamber Efendimiz (S.A.V.) şöyle buyuruyor: “Boş ve faydasız konuşmaları terk etmek Müslüman’ın güzel ahlakındandır.” Her zaman söylüyoruz, nefes almasak yaşayamayız ve nefesimizi vermesek yine yaşayamayız. Nefes almak da bir nimet, vermek de bir nimettir. O yüzden bizim boş bir anımız yok. Biz boş konuşmak yerine şükretmek, Allah’a (C.C.) kulluğumuzu tam manasıyla yerine getirmekle meşgul olmak zorundayız. Bize verilen her nimetten de hesap soracağız. Nefes alıp vermek bile bir nimetse, geçirdiğimiz her dakika, her saat ve her gün de nimettir. O yüzden bu nimetlerin hakkını verelim, zamanımızı boş konuşarak, boşa konuşarak harcamayalım. Zamanımızı Kur’an’la, ilimle, hadisle efendimizin hayatıyla, ailemizle, çocuklarımızla faydalı şeylerle geçirelim. Gıybet, dedikodu, haset, çekememezlik, iftira, faiz, insanları kandırmak gibi günah şeylerle geçirmeyelim. Buna çok dikkat edelim. Bunlarla geçirirsek elimize ne geçecek! Günahtan başka bir şey geçmez. Rabbim cümlemizi ıslah etsin. Eğer doğru yoldaysak o, yolda devam etmeyi bizlere nasip etsin… Şayet eğer kötü yoldaysak bizleri dosdoğru yola iletsin… Kur’an-ı Kerim’de Yüce Allah (C.C.), verdiği nimetleri nasıl değerlendirdiğimizin hesabını soracağını buyuruyor. Bu uyarıyı iyice anlayıp, hesaba çekileceğimizi bilerek yaşayalım.
Dua da buluşmak dileğiyle Allah’a emanet olun.