Batman’da ve dahası Türkiye’de emlak sorunu bildiğiniz gibi. Bu sorun yeni evlenecekleri de, evli olup kiracı olanları da derinden etkilemekte. Basit bir dükkânda ekmeğini çıkartmaya çalışan bir dostum 1,5 yıl içinde kirasının 2 bin 500 TL’den 5 bine çıkartıldığını, şimdi de başka bir yerde 10 bin TL’ye ev tuttuğunu dile getirdi. Rakamlar devasa ve sürdürülebilirlikten uzakta.
Geçtiğimiz yıllarda yine bu köşemde bir yazı yazmış ve buna benzer bir durumdan bahsetmiştim. Halka tatlı satan yılların bazı esnafları çareyi seyyar işinde bulmuştu. Bir kamyoneti sokağın başına koyuyorsun ve kira derdin bitiyor. Hatta bir tanesi 3 bin TL’ye “pikap” diye tabir edilen bir araç satın almış, motoru yok. Çekici vinç ile aracı bir yere koymuş, lastikler inik, araba motorsuz ama esnaf mutlu, çünkü kira yok. Belediye bunlardan ruhsat soruyor mu, milli gelire vergi vererekten katkı sunuluyor mu, bilemedim şimdi. Sorduğunuzda da “maliye memuru musun Gardaş” tepkisi alıverirsiniz, ona göre ki zaten mevzu da bu değil. Çocukluğumun Fatih’inde Bozaaaaa sesleri vardı ya bir zamanlar, “Halka tatlı, şireli, hurmalı, datliyeeeee” sesleri de tarihin tozlu sayfalarında birer nostalji olarak kalakaldı bu sayede.
Gelelim esas konuya. Kiralar uçtu. Maalesef vicdan konusunda sınıfta kalanlar hükümetin % 25 kuralını bir şekilde patlatıyor. Özellikle de haramzade bazı emlakçılar bu konuda mal sahiplerini örgütleyip fiyatları köpürtmeye devam ediyor. Her bir kiracı değişiminde emlakçı için bir kira cepte. Kimse kiracıyı düşünmüyor. Tabii her emlakçı böyle olacak değil. Tanıdığım çok baba emlakçılar da var.
Ayrıca bir evden taşınmanın maliyeti de eskisi gibi değil. Ev taşıma firmaları da bu furyadan etkilenmekte ve onlar da fiyatları yukarı çekmekte, maalesef.
2 bin 500’den 10 bin TL’ye kira ödemeye başlayan kişiye dedim ki, biraz daha varoş semtlerde oturursanız 1000 TL’ye de ev var. Sen kiraya 10 bin veriyorsun ama iş kirayla da bitmiyor ki. Kapıcı parası, asansör arızası, ortak elektrik ve su, hidrofor ve mekanik arızalar, eder mi sana 20 bin aylık gider. Git Yeşiltepe mahallesine, Karşıyaka, Seyyitler, 19 Mayıs mahallelerine, mis gibi. Sadece kira veriyorsun 1000 TL, başka da bir masrafın yok. Ayrıca hayatın boyunca apartmanlarda göremeyeceğin komşuluk ilişkisi bedava. Birçoğunda bahçe var, al sana organik tarım. Ama yok olmaz, hanımefendi “hangi çağda yaşıyoruz canım, kalorifersiz ev mi olurmuş”. Tamam da diğer şekilde de ödeyemiyorsunuz ki kirayı, apartman giderlerini. Ya da etinden, sütünden kesiyor, ev sahibini besleyerek semirtiyorsun. Kendin bilirsin.
Gelelim çözüme. Karavanlar. Başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere birçok ülkede insanlar ya kira ödeyememekten ya da özgür bir ruha sahip olduklarından karavanı tercih etmektedir. Batman’da özgür bir ruha sahip olma lüksümüzden değil de daha çok ekonomik sebeplerden karavanların tercih edileceği günlerin yakın olacağını düşünüyorum. Mesela tatil beldelerinde aşırı pahallılıktan ötürü arabasıyla karavan parklarda kalanların olduğunu biliyoruz. Çok cüzi bir fiyata karavanınızı çektiğiniz bu yerde güvenlik, lavabo, banyo ve elektrik hizmetlerinden istifade edebiliyorsunuz, sosyalleşmekte cabası. Bu yüzden yakın zamanda Korike, Kerike, Basorke, Tılmız, Baharzık, Bleder, Gresira, Kerpiço gibi Batman’a yakın mesafedeki köy güzergâhlarına karavanını çeken vatandaşlara rastlamamız içten bile değil. Bu durumun sadece Batman ile de sınırlı kalmayacağını ifade edebilirim. Çok yakın bir zaman da diğer kentlerde de start alabilir benim bu kehanetim. Çünkü kiralar fahiş ve halkımız bu vicdansız emlakçı ve emlak sahiplerine daha fazla direnecek değil. Üstelik deprem gerçeği de var. Ne idüğü belirsiz evlere bir dünya para ödeyip mezarlığı boylayacağına en azından daha güvenli, tek katlı, yüksek olmayan karavanlar daha mantıklı da. Üstelik sallanmaya başlayınca kimse bir yere taşıyamıyor binayı ama karavanlar öyle mi? Tak vitezi, sür güvenli bölgeye aracını. Karavan parklar ve karavan hayatına şimdilik bir talep yok, arz da. Ama dediğim gibi yakın zamanda bir patlama yaşanabilir karavanlara talep konusunda ve bence şimdiden yerel yönetimler, Valilik bu konuda hazırlık yapmalı. Hazine arazileri belirlenmeli ve rezerv yerler ayarlanmalı. Bu şekilde bir çözüm önerisi hayata geçirilirse 6 aylık kira bedeline vatandaşlar karavan sahibi olup kira zulmünden kurtulabilir. Kiralık ev arz talep dengesinde bir rahatlama yaşanır böylece ve talep düştüğü için kira fiyatlarında da zamanla bir duraksama ve çözülme yaşanır. Bu da bazı vatandaşların tekrardan konutlara geçmesine sebep olur ki böylece yaşanan kira terörü bir balans ayarına kavuşur. Bu durum emlak fiyatlarına da yansır bir şekilde. Diğer şekilde emlakçı ve emlak sahiplerinin kira zam oranını % 25 olarak açıklayan Başkan Erdoğan’ın bu talimatına uymayacaklarını hep birlikte gördük.