SANATÇI VE SANAT

Sanatçı, bir ülkenin gerçeğidir. Bir ülkede sanata ve sanatçıya değer verilmezse, o ülke öz değerlerine sahip çıkmıyor demektir. Çünkü ülkelerin kültürlerini ve sorunlarını yansıtan, yine sanatçıların kendileridir.

“Kimi insanlar doğuştan yeteneklidir” derler ya, aslında yetenek de bir sanattır. Her insan yeteneği doğrultusunda hareket ettiği takdirde, sanatını da eline almış demektir. Kimisi ses sanatçısı olur, kimisi ressam. Kimisi hattat olur, kimisi tiyatrocu. Böylece  sanatını icra ederler.

Sanat çok kolay elde edilebilecek bir meziyet değildir. Her insan, her insanın yaptığı sanatı yapamaz. Sanatçı ise sanatı ile birlikte gelişir ve büyür sanatının duayeni olur.

Sanat, yeteneklerdeki tecrübenin duyguya vurulmuş halinin somut olarak ortaya çıkmasıdır. Yani, bir eseri ortaya koyarken, duygu ve tecrübelerinizi, yetenekĺerinizde birleştirirsiniz. Böylece yapmış olduğunuz eser, sadece size ait olur. Sizin yeteneğiniz ve tecrübeniz sonucunda oluşur ve bu sonuç size büyük bir haz verir. Çünkü ortaya çıkan eser zamana karşı, büyük bir çalışma sonucunda kazanılmış zafer gibidir.

Sanat, sanatçının işidir. Sanatçı ise sanatını bilmeli ve sanatını ortaya kayarken emeğini esirgememelidir.

Bir ülkede sanatçıya verilen önem çok önemlidir. Çünkü sanatçı bu ülkenin belkemiğidir. Sanatçının önemini anlayabilmek için onun yapmış olduğu ve eserlerini ortaya çıkarırken harcamış olduğu emeği, dikkate almak ve çok iyi anlamak gerekir.

Sanatçı, özgür olan ve özgür davranan insandır. Gerçek sanatçı gerçek kişiliğini kazanarak ortaya yeni eserler çıkarır. Sanatçı kişiliği uzun yıllar süren çalışmalar sonucunda kazanılır. Bir başka sanatın veya sanatçının etkilerinden kurtularak, kendine has bir estetik oluşturur.

Sanatçı; bilgiyi aşarak, hayatı ve evreni saran sırrı arar. Sanatçılar dünyaya bizim baktığımız gözle bakmazlar, onlar bizim göremediklerimizi görerek, onları renklendirir, biçimlendirir ve bizlere büyülü bir şekilde sunarlar. Onlara göre tabiat bir başka güzeldir. Tabiatın bütün güzelliklerinin en ince detayları onların gözünde daha farklı ve daha değişik görünür. Çünkü biz tabiata bakarken, onlar hem bakar hem görürler. Yani onlar bizim göremediğimiz detayları sanatlarına göre görür ve değerlendirerek kendi eserlerine yansıtırlar.

Sanatçının bir görevi de toplumu yansıtmasıdır. Böylece büyük değer kazanır. Çünkü toplum sanatçısıyla, sanatçıda toplumuyla bir bütündür.