Dünyamız üzerindeki ekosistemin oluşturduğu bir düzende, pek çok canlının birbirlerine karşı acımasızlıkları diz boyu olur.
Boş buldukları her yeri kurtlar ve çiyanlar sarar. Leş kargaları avını yakalayabilmek için pusuda bekler. Ağına istediği herşeyin düşmesini bekleyenler, planları yerine geldiği zaman büyük bir zevkle zafer naraları atarak ortalıklarda dolaşırlar.
Düzenin bu acımasızlığı pek çok tehdidi de beraberinde getirir. Her yerin ve her canlının kendine özgü düzeni olduğu gibi, dünyamızın ve evrenimizin de kendine özgü düzeni vardır. İnsanoğlu yiyeceğini günlük yerken, bazı canlılar ise belki avını yakalayamadığı zaman aylarca yemek yemeden aç ve susuz kalarak yaşamını sürdürebilir. Her canlının yaşamasına neden olan yiyecek türleri farklıdır. Tıpkı kurtların av çeşidinden biri olan kuzu gibi. Kurtlar kuzuyu yiyecek olarak sevdikleri için, kuzuyu yakalamanın hesaplarını inceden inceye yaparlar.
İnsanlar da tıpkı diğer canlılar gibi hayatlarını devam ettirebilmek için yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamaları gerekmektedir. Bu ihtiyaçlar, hepimizin bildiği gibi yiyecek, içecek ve maneviyatlardır. Birileri kalkar da kişilerin yaşamsal unsurlarına dokunduğu zaman, kişiler arasında kavga ve geçimsizlik çıkar. Kişilerin huzuru kalmaz ve kaos ortamı oluşur. Hayat, içinden çıkılmaz olur ve çekilmez bir hal alarak kabusa dönüşür. Bu kaos ortamının düzelmesi ise epey bir zaman alır.
Toplumumuzda bir şeyleri düzeltmeye çalışırken oluşan haksızlık pek çok kişinin yapısında psikolojik depresyon oluşturur. İnsanların birbirlerine olan güvenlerinin yıkılması, genellikle insanda tahribata neden olur. Kendisiden ve yanındakilerden sürekli şüphe eder hale gelir.
Bir hata yada olumsuzluğu düzeltirken çok dikkatlice hareket edilmeli ve hatasız kişiler hedef alınmamalıdır. Aksi takdirde hata düzelteyim derken daha büyük hatalara sebebiyet verilir. Sonucu vahim bir durum olur. Hatayı yapanlar yada yanlış olaylarda kullanılanlar değil, işi kötü duruma getirenler ve kötü olayları yaptıranlar hedef alınmalıdır. Bir ağacın dallarını istediğiniz kadar budayın, ağacın kökleri sağlam olduktan sonra, ağaç daha da gürleşir ve dal verir.
Her insan yaşadığı süre içinde bilmeden yanlışlık yapmış olabilir. Kısacası kurunun yanında yaş da yanmamalıdır. Bu durum kişilere ve topluma pek çok şey kaybettirir. Böylece ortalığı kurtlar alır ve istedikleri gibi her türlü dalavereyi, entrikayı çevirmelerine olanak hazırlanmış olur. Ortam düzeleceğine daha da bozulur. Her yapılanı kendi lehlerine göre ayarlayan kurtlar, meydanı boş buldukları için pek çok kuzuyu da kapar ve afiyetle yer. Ama kurtlar meydandan kaçarsa ve ya yenilgiye uğrar ise, o zaman kuzular sevinir ve rahat eder. Böylece kuzular gibi masum canlıların da, dünya içerisinde yaşama şansını daha iyi ve daha güzel bir şekilde elde etmiş olur.
Unutulmamalıdır ki, hata hatayla düzeltilmez. Hata dikkatli ve titiz bir çalışma ile birlikte düzeltilir.