“KAYHAN KARDEŞLER STADYUMU GURUR VERİCİ”

Merhaba değerli okurlarımız, bu haftaki röportaj konuğumuz, özellikle Trabzonspor ve Beşiktaş’ta unutulmaz forvet oyuncuları arasında yer alan, kariyerinde Adanaspor, Samsunspor, Trabzonspor, Beşiktaş, Kocaelispor, Kayserispor, Akçaabat Sebatspor takımlarında başarıyla forma giymiş, Sivasspor, Sarıyer, Boluspor ve Elazığspor’da teknik direktörlük yapmış olan Orhan Kaynak.

“KAYHAN KARDEŞLER STADYUMU GURUR VERİCİ”
Yayınlama: 08.03.2022 15:48:03
Düzenleme: 23.10.2022 00:29
892
A+
A-

Özellikle Trabzonspor forması altında Aston Villa ile oynanan her iki maçta da gol atarak büyük ses getiren, sahadaki hırsı, mücadeleci yapısı ile taraflı tarafsız bir çok futbolseverin beğenisini kazanmış olan eski yıldız golcü, teknik direktör Orhan Kaynak ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız Batman Medya Gazetesi farkıyla sizlerle.

* Orhan Kaynak’ı yakından tanıyabilir miyiz?
– 1970 Yılında Adana Ceyhan ilçesinin Soysalı köyünde 7 kardeşli bir ailenin 8. ve en küçüğü olarak dünyaya geldim. Kardeşleri Milli takımlarda ve birçok büyük takımda futbol oynamış futbolcu bir aileden gelmekteyim. 1983’te amatör olarak futbola başladım. 1989’da Adanaspor’da ilk profesyonel maçıma çıktım. Adanaspor’dan sonra Samsunspor, Trabzonspor, Beşiktaş, Kocaelispor, Yunanistan takımı Skoda Santi, Kayserispor, Akçaabat Sebatspor ve Sarıyer’de oynadıktan sonra 2007’de futbolu bıraktım. Antrenörlük hayatıma Eskişehirspor’da Rıza Çalımbay ile başladım, daha sonra Sivasspor, Rizespor ve Trabzonspor’da yardımcı antrenörlük, Elazığspor ve Boluspor’da ise teknik direktörlük yaptım.

* Futbola ne zaman ve hangi takımda başladınız?
– Futbola 1983’te amatör olarak Adanaspor altyapısında başladım. 1989’da Adanaspor’da profesyonel oldum.

* Futbolcu olmasaydınız ne olmak isterdiniz?
– Bütün kardeşler futbolcu olduğu için başka hiçbir şey düşünmedim. Kendimi bildim bileli hep futbolcu olmak istedim.

* Futbolculuğunuzun ilk yıllarında beğendiğiniz ve kendinize örnek aldığınız isimler kimlerdi?
– Hep abilerimin izinden gittim, onları örnek aldım. Abilerimi gerçekten büyük futbolcu.

* İlk transfer parasıyla ne aldınız?
– Adanaspor’da transfer ücretimle para yerine bize dükkân teklif ettiler, bende dükkân aldım.

* Futbolun dışındaki boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyordunuz?
– Futbolun dışında kendi açımdan sık sık İstanbul’da birçok maça gidiyorum ve takip ediyorum. Kızımla tenis oynaması için turnuvalara katılıyorum. Yurt dışı ve yurt içi oyuncu portföyüm var.

* Dört sezon boyunca oynadığınız Adanaspor günlerinizden söz eder misiniz?
– Adanaspor’da beni ilk oynatan Ali Hoşfikirer’di. Allah rahmet eylesin değerli bir insan hocaydı. Gündüz Tekin Onay, Milli gibi hocalarla çalıştım. Gelişimime çok şey kalktılar. İlk defa 1986 yılında Adanaspor’da 1. Ligden Süper lig şampiyonluk maçında oynadım. Sahaya girdiğimde ayaklarım sanki yere basmıyordu. 17 Yaşında Süper ligde 12 tane gol attım ve çok başarılı oldum. Bütün kardeşlerin oynadığı Adanaspor’da değerli bir futbolcu olmuştum. Henüz 17 yaşındayken çok transfer teklifleri almıştım.

* Adanaspor’dan Samsunspor’a transferiniz nasıl gelişti ve ilk teklif aldığınızda neler hissettiniz?
– Adana küme düştüğü için birçok kulüp beni istiyordu. Kariyer yapmak için Süper ligde kalmayı tercih ettim o dönemde rahmetli Özkan Sümer Samsun’un başındaydı. Gündüz Tekin Onay hocamda beni oraya önermişti ve o vesileyle Samsunspor’un teklifimi kabul ettim.

* Samsunspor’da 52 maç ve 21 gollük başarınızı neye borçlusunuz?
– Samsunspor’da ilk sene küme düştük ve bir sonraki yıl tekrar Süper Lige çıktık. Bu iki sezonda hem askerliğimi de yaptım. Çok genç dinamik oyuncu grubumuz vardı. 21 Gollük başarımı güçlü forvet hattımıza, beni destekleyen ve yardım eden oyuncu grubumuza borçluyum.

* Trabzonspor’a transferiniz nasıl gelişti ve ilk teklif aldığınızda neler hissettiniz?
– Samsunspor’dan Trabzonspor’a geldiğim sezonda bordo-mavililer yeni yapılanmaya gitmiş ve birçok genç transfer yapmıştı. Çok heyecanlıydım, hep kariyer yapma peşinde olduğum için birçok kulübün teklifini kabul etmeden Trabzonspor’u tercih ettim.

* Başarılı çıkışınızı transfer olduğunuz Beşiktaş’ta da sürdüren biri olarak, bize Beşiktaş günlerinizden söz eder misiniz?
– Tabii Trabzonspor’dan Beşiktaş’a gidişim çok kolay olmadı. Yine büyük takımların tamamı transfer teklifi yaparken, en cazip ve yüksek fiyat veren İstanbulspor’da Cem Uzan’dı. Trabzonspor’un ekonomik sıkıntılar içerisinde olduğu bir dönemde benden gelecek parayla birçok oyuncuyu transfer edeceklerdi. En uygun Arçil, Şota, Hami Mandıralı, Orhan Çıkırıkçı’nın olduğu forvet hattında en uygun transfer olan kaynak olacaktı. Bende kulübümüzün ve kendi durumumu düşünerek Beşiktaş’ın teklifine kabul ettim. Daha önceden de rahmetli abim Beşiktaş’ta futbol oynamıştı. Biz hep sözümüzde durduk Beşiktaş’a gittik. Beşiktaş’ta Stefan Kuntz (şimdi ki A Milli Takım’ın hocası) onunla beraber forvet hattında benim gibi birçok hem iyi, hem güçlü forvet oyuncuları vardı.

* Kocaelispor, Kayserispor, A. Sebatspor ve Sarıyer ile son bulan kariyerinizi kısa değerlendirir misiniz?
– Beşiktaş’tan sonra Kocaelispor’da çok sakatlıklarla uğraştım. Almanya’ya tedavi olmaya gittim ve orada ciddi sakatlık teşhisi kondu. Sakatlanmadan önce Türkiye’de teşhis koyabilmiş olsaydık şayet, daha önceki başarımı devam ettirebilirdim. Ama tabi bu sebeple bir düşüş yaşadım. Daha sonra Kocaelispor, Kayserispor, Akçaabat Sebatspor’da güzel sezonlar yaşadım. Sarıyer’de de güzel bir sezon yaşamayı çok istedim ama sakatlıklar kariyerimin devamına izin vermedi.

* Oynadığınız kulüplerde en rahat çalışma ortamı hangi takımda buldunuz?
– Oynadığım kulüplerin hepsinde de çok rahat çalışma ortamını buldum. Hep aranan ve istenilen oyuncu oldum. Gittiğim yerlerde de kimseyi mahcup etmedim. Yaptığım işten her zaman keyif aldım.

* 449 Maç ve 97 gollük kariyerinizde en çok beğendiğiniz golleriniz hangileriydi?
– Tabii benim beğendiğim goller çok fazla var ama herkesin beğendiği ve hiç unutamadığım golüm Trabzonspor’da iken oynadığımız Aston Villa maçı gollerimdi. Her iki maçta da gol atarak unutulmazlar arasına girdiğim o maçlar, Milli duygularımın kabardığı maçlardı benim için.

* Forma giymiş olduğununuz kulüplerde en çok beğendiğiniz Başkan, yönetici ve teknik direktörler kimlerdi?
– Başkan olarak çoğu iyiydi, ama teknik direktör olarak idolüm kim diye soracak olursanız cevabım; bana göre Gündüz Tekin Onay.

* Trabzonspor’un Aston Villa’yı 1-0 mağlup ettiği maçın golünü atmış biri olarak o günü bize anlatır mısınız?
– Tabii hem benim adıma, hem Trabzonspor adına çok önemli bir maçtı. Avrupa kupalarında oynayan kulüpler her zaman Milli takım duygularını yaşatır. O maç benim hayallerimi gerçekleştirdiğim bir maçtı. Hamdi Aslan’ın Barcelona’ya attığı golden sonra, inşallah ben de böyle bir gol atarım diye dua etmiş ve o isteğimi gerçekleştirdiğimde, gol sevincimde “Allah’ım sana şükürler olsun bana bu günleri gösterdiğin için” diye dua ettim. O an maçı anlatan spiker, kim vurursa gol olur dediği anda Orhan Kaynak vurdu golü attı diyerek sevinç nidalarını dinleyen taraftarlarımızın, arkadaşlarım ve yakınlarımın benimle gurur duymuş olmaları beni çok çok mutu etmişti.

* Kocaelispor’da 5, Adanaspor’da 4, Samsunspor’da 2, Kayserispor’da 2, A. Sebatspor’da 2, Beşiktaş’ta 3 ve Trabzonspor’da 2 sezon oynamanıza rağmen hep Trabzonsporlu küçük Orhan olarak anılıyorsunuz. Bu durumu nasıl karşılıyorsunuz?
– Tabii ki Trabzonspor gibi büyük bir takımda oynamak ve o kulüple özdeşleşmek benim için büyük bir gururdur her zaman. Avrupa kupalarında attığım golden sonra hem Trabzonspor’un, hem de Türkiye’nin en çok aranan ve merak edilen yüzü oldum. Benim için hiçbir zaman problem olmadı. Trabzonsporlu Orhan olmak bana her zaman gurur verdi.

* Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
– Akçaabat’tayken Galatasaray ile Olimpiyat stadında oynadığımız ve sonradan girip 2 gol, 1 asist yaptığım maçtı. Hatta maçta oyuna gireceğim zaman takım arkadaşım olan Antti Sumiala’ya bugün 2 gol atacağım demiştim. O da ‘hadi ya oradan, bir gol de demiyorsun da iki gol birden atacağım’ diyorsun demiş ve ben oyuna girip 2 gol atınca maçtan sonra kendisine gidip ne oldu Antti? diye sorunca kendisi de ”sen büyük futbolcusun” demişti bana.

* Futbolculuğunuzun boyunca keşkeleriniz neler oldu?
– Yaptığım her şeye kendim karar verdim O yüzden keşkelerim olmadı, hatalarım hep oldu. O yüzden keşkelere yer yok hayatımda.

* Olsa yine yaparım dediğiniz şeyler nelerdir?
– Futbolculuk hem saha içinde hem de saha dışında hatalara açık bir meslektir. İyi ve kötü ne varsa hep kendi duygularımla ve aklımla gerçekleştirdim. Yaptığım her şeyin arkasında durabilecek cesarete sahiptim ve halende öyle davranırım. Geçmişte yaptığım ne varsa karşıma çıkacak olursa hepsini yine yapardım sanırım.

* Aktif futbolculuğa veda ettikten sonra neler yaptınız ve şimdilerde nelerle uğraşmaktasınız?
– Futbola veda ettikten sonra bir yıl tenis oynadım. Yardımcı antrenör olarak Rıza Çalımbay hocam ile çalıştım. Daha sonra ise Sarıyer, Elazığspor ve Boluspor’da Teknik Direktörlük yaptım. Boş zamanlarımda maçlara gidip takip ettiğim oyuncuları izliyorum.

* Kaynak ailesinden futbolcu olan Kayhan, Reşit, İlhan, Ayhan ve İrfan Kaynak’ı kardeşleri olarak neler söylemek istersiniz? Futbola bu düşkünlük nereden geliyor?
– Allah kendisinden razı olsun. Özellikle en büyük abim Raşit, köyden Ceyhan’a bisiklet ile gidip futbol oynamış ve büyük takımlar, Milli takım görmüş bir kişi olarak hepimizin önünü açtı. Adana’da adımıza Kaynak Kardeşler Stadyumu isminin verilmesine, hem futbolculuk olarak, hem de karakter olarak vesile oldu. Kaynak ailesi olarak ne kadar düzgün işler yaptığımızın göstergesi olarak görüyorum.

* Oynadığınız dönemlerde en başarılı bulduğunuz TFF ve MHK Başkanları kimlerdir?
– Federasyon Başkanı olarak Haluk Ulusoy, Merkez Hakem Kurulu Başkanı olarak ise Yusuf Namoğlu’nun yöneticiliklerini çok başarılı bulurdum.

* Son olarak okurlarımıza ne gibi mesajlar vermek istersiniz?
– Röportaj için teşekkür ederim. Bütün Batmanlılara selamlarımı iletirken, Batman Petrolspor’a da başarılar dilerim. Takımın başındaki hoca da çok iyi arkadaşım olan Zafer Hızarcı. Zafer hocayla birlikte Giray Bulak’ın ekibinde yardımcı hocaydık. Zafer hocaya kolaylıklar dilerim. 

TEŞEKKÜRLERİMİZLE…
Tele-Röportajımıza sponsor olarak bizlere destekte bulunan değerli dostum, Küçükçekmece İkitelli Batman-Kozluklular Derneği Başkanı Cesim Çetin Başkanıma teşekkür eder, başarılı çalışmalarının devamını dilerim.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.